Akıllı şehirler kavramı, Universidad del Desarrollo'da, Girişimcilik, Sürdürülebilirlik ve Akıllı Şehirler konusunda Yardımcı Profesör olarak çalışan Boyd Cohen’in modeline göre, 3 evrim geçirmiş.
Akıllı Şehir 1.0 Modeli: Teknoloji merkezli. Büyük/çok uluslu teknoloji sağlayan şirketlerin liderliğinin baskın olduğu şehir modelleri. İlk geliştirilen akıllı şehirler bu modelde olduğu için, akıllı şehir kavramı hep teknoloji kavramıyla eşleştirildi. Oysa ki teknoloji, sadece bir araç. Türkiye’de akıllı şehir alanında önderlik yapmaya çalışan kurumlardan biri olarak, başından beri bu yanlış algıyı düzeltmeye gayret ediyoruz. İlerleyen yıllarda ortaya çıkan Akılı Şehir 2.0 Modeli: Teknoloji destekli.
Teknoloji sağlayan şirketlerin liderliğinde değil, şehirlerin yerel yönetimlerinin sahipliğinde yürütülüyor. Çoğunlukla belediyelerin, vizyoner yöneticileri ile şehirlerinin geleceğinin ne olması gerektiğine, akıllı teknolojilerin ve inovasyonun nasıl bir rol oynayacağına karar verdikleri bir süreci içeriyor. Barselona, Singapur ve Rio dünyada bu modeli uygulayan şehir örneklerinden. Akıllı Şehir 3.0 Modeli: Vatandaş katılımlı bir karakteristiğe sahip. Amsterdam, Seul gibi başarılı akıllı şehirler, gelecek kuşak akıllı şehirleri yönete bilmek için, yine teknoloji destekli ve vatandaş katılımlı akıllı şehir modelini uygulamaya başladı. Cohen, akıllı şehirler 2.0 ve 3.0’ın birleşmiş halinin, gelecek için en iyi model olmasını öngörüyor.
Akıllı şehirlerde vizyoner liderlik, akıllı şehirlerin başarı faktörlerinin başında geliyor. Artık destinasyonlar arasında büyük bir rekabet var. Küresel ortamdaki bu yarışta başarı sağlayabilmemiz için vizyoner liderlik ve işbirliği yapmamız şart. Akıllı şehirlere dönüşüm yolculuğu için adeta olmazsa olmaz bir unsur ise işbirliği. Özel sektör, kamu, STK’lar ve akademinin yapacağı işbirliğinin sağlanması, akıllı şehirlerin bel kemiğin oluşturması açısından, vizyoner liderliğin en önemli karakteristiklerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Dünyadaki başarı örneklerinde olduğu gibi, ülkemizde de, akıllı şehir uygulamalarının başarılı olabilmesi için, kurumlar arası işbirliğini artıracak ve güçlendirecek planlamaların yapılıp hayata geçirilmesi kritik önem taşıyor. Biz, vatandaş katılımlı, bütüncül, veri bazlı, verilerini paylaşımcı ve dönüşümde sistematik bir model uygulayan akıllı şehir yaklaşımının benimsenmesi için gayret ediyoruz. Akıllı şehirler dönüşüm sürecinde, birinci aşamayı “Anlama”, ikinci aşamayı “Öğrenme”, üçüncü aşamayı ise “Uygulama” olarak nitelendirip, bu doğrultuda dönüşümü sistematik olarak uyguluyoruz. Türkiye Akıllı Şehirler Stratejisi İnisiyatifi’mizin devamı niteliğinde, orta ölçekli şehirlerimize odaklanarak, şehirlerimizin, sis tematik olarak, dijital dönüşüm modeliyle, akıllı şehirlere dönüşmesi için çalışmaya başladık. İlkini, Kale Grubu’nun hamiliğinde ve TBV’nin işbirliği ile Novusens Akıllı Şehirler Enstitüsü olarak, Çanakkale'de başlattık.
Çanakkale’nin yaşanabilirliğine ve sürdürülebilirliğine, teknoloji aracılığı ile katkıda bulunmak ve rekabet gücünü küresel ölçekte yükseltebilmek amacını taşıyan ‘Aklım Fikrim Çanakkale’ akıllı şehir dönüşüm inisiyatifimiz, 3.yılında üçüncü faza geçiş süreciyle devam ediyor. Çanakkale’nin, orta ölçekli şehirlerimiz arasında, akıllı şehre dönüşümünü, katılımcı ve işbirlikçi bir yaklaşımla, sistematik olarak uygulayan ilk şehrimiz olmasının heyecanını taşıyoruz.
SMART LIVING and ROAD MAP, TESID, Dunya Newspaper
Akıllı şehirler kavramı, Universidad del Desarrollo'da, Girişimcilik, Sürdürülebilirlik ve Akıllı Şehirler konusunda Yardımcı Profesör olarak çalışan Boyd Cohen’in modeline göre, 3 evrim geçirmiş.
Akıllı Şehir 1.0 Modeli: Teknoloji merkezli. Büyük/çok uluslu teknoloji sağlayan şirketlerin liderliğinin baskın olduğu şehir modelleri. İlk geliştirilen akıllı şehirler bu modelde olduğu için, akıllı şehir kavramı hep teknoloji kavramıyla eşleştirildi. Oysa ki teknoloji, sadece bir araç. Türkiye’de akıllı şehir alanında önderlik yapmaya çalışan kurumlardan biri olarak, başından beri bu yanlış algıyı düzeltmeye gayret ediyoruz. İlerleyen yıllarda ortaya çıkan Akılı Şehir 2.0 Modeli: Teknoloji destekli.
Teknoloji sağlayan şirketlerin liderliğinde değil, şehirlerin yerel yönetimlerinin sahipliğinde yürütülüyor. Çoğunlukla belediyelerin, vizyoner yöneticileri ile şehirlerinin geleceğinin ne olması gerektiğine, akıllı teknolojilerin ve inovasyonun nasıl bir rol oynayacağına karar verdikleri bir süreci içeriyor. Barselona, Singapur ve Rio dünyada bu modeli uygulayan şehir örneklerinden. Akıllı Şehir 3.0 Modeli: Vatandaş katılımlı bir karakteristiğe sahip. Amsterdam, Seul gibi başarılı akıllı şehirler, gelecek kuşak akıllı şehirleri yönete bilmek için, yine teknoloji destekli ve vatandaş katılımlı akıllı şehir modelini uygulamaya başladı. Cohen, akıllı şehirler 2.0 ve 3.0’ın birleşmiş halinin, gelecek için en iyi model olmasını öngörüyor.
Akıllı şehirlerde vizyoner liderlik, akıllı şehirlerin başarı faktörlerinin başında geliyor. Artık destinasyonlar arasında büyük bir rekabet var. Küresel ortamdaki bu yarışta başarı sağlayabilmemiz için vizyoner liderlik ve işbirliği yapmamız şart. Akıllı şehirlere dönüşüm yolculuğu için adeta olmazsa olmaz bir unsur ise işbirliği. Özel sektör, kamu, STK’lar ve akademinin yapacağı işbirliğinin sağlanması, akıllı şehirlerin bel kemiğin oluşturması açısından, vizyoner liderliğin en önemli karakteristiklerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Dünyadaki başarı örneklerinde olduğu gibi, ülkemizde de, akıllı şehir uygulamalarının başarılı olabilmesi için, kurumlar arası işbirliğini artıracak ve güçlendirecek planlamaların yapılıp hayata geçirilmesi kritik önem taşıyor. Biz, vatandaş katılımlı, bütüncül, veri bazlı, verilerini paylaşımcı ve dönüşümde sistematik bir model uygulayan akıllı şehir yaklaşımının benimsenmesi için gayret ediyoruz. Akıllı şehirler dönüşüm sürecinde, birinci aşamayı “Anlama”, ikinci aşamayı “Öğrenme”, üçüncü aşamayı ise “Uygulama” olarak nitelendirip, bu doğrultuda dönüşümü sistematik olarak uyguluyoruz. Türkiye Akıllı Şehirler Stratejisi İnisiyatifi’mizin devamı niteliğinde, orta ölçekli şehirlerimize odaklanarak, şehirlerimizin, sis tematik olarak, dijital dönüşüm modeliyle, akıllı şehirlere dönüşmesi için çalışmaya başladık. İlkini, Kale Grubu’nun hamiliğinde ve TBV’nin işbirliği ile Novusens Akıllı Şehirler Enstitüsü olarak, Çanakkale'de başlattık.
Çanakkale’nin yaşanabilirliğine ve sürdürülebilirliğine, teknoloji aracılığı ile katkıda bulunmak ve rekabet gücünü küresel ölçekte yükseltebilmek amacını taşıyan ‘Aklım Fikrim Çanakkale’ akıllı şehir dönüşüm inisiyatifimiz, 3.yılında üçüncü faza geçiş süreciyle devam ediyor. Çanakkale’nin, orta ölçekli şehirlerimiz arasında, akıllı şehre dönüşümünü, katılımcı ve işbirlikçi bir yaklaşımla, sistematik olarak uygulayan ilk şehrimiz olmasının heyecanını taşıyoruz.
Haberin tamamını okumak için buraya tıklayınız.